Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

REFİK ERDURAN VE OKSİMORON ÜZERİNE
 

İnsanın yaşamında bazı anlar vardır, birbiriyle hiç ilgisi olmayan olaylar, kişiler, kavramlar bir anda aynı eksende buluşuverir...

Bu eksen evrenin dördüncü boyutu olan zamandır.

Aslında buluşma ekseni zamandır ama buluşma noktası insandır, insanın zihnidir...

Daha doğrusu o insanın yaşamı, duyguları, düşünceleri, karşılaştığı durumlardır.

Refik Erduran ile oksimoron sözcüğü de Pazartesi gününün belli bir anında benim zihnimde buluşuverdi.

* * *

Bu sütunu sürekli izleyen okurlarım bilir:

Çok zor yazan biriyimdir.

Sizin bir iki dakikada okuduğunuz, ya da bir iki saniyede bakıp geçtiğiniz köşe yazılarımı eskiden en çabuk üç günde yazardım.

Şimdilerde ise, belki artık biraz daha alıştığım için, en az iki günde yazabiliyorum.

Yani her yazımı gazetede sizin gördüğünüz günden iki gün önce yazmaya başlıyorum...

Bir gün önce de zar zor bitiriyorum...

Ve kırk defa okumama, yirmi kez değiştirmeme ve düzeltmeme karşın yine de içimden atamadığım tatminsizlik ve yetersizlik duygusuyla, bana verilen son gönderme zamanında gazeteye elektronik posta ile yolluyorum.

İşte geçen Pazartesi, Pazar günü yazmaya başladığım, sizin Salı günü okuduğunuz ve içinde oksimoron sözcüğünün geçtiği yazıyı bitirmeye uğraşırken her zaman yaptığım gibi bir ara daha verdim ve başka işlerle uğraşmaya başladım...

Çünkü ara vermeden ve başka bir işle uğraşmadan arka arkaya yazıyı okumak ve düzeltmek çok verimli olmuyor...

Mutlaka ara vermek, zihni başka işlerle meşgul ederek yazıdan uzaklaştırmak ve düzeltmek için tekrar yazıya dönüldüğünde sanki ilk kez okuyormuş gibi değerlendirmek gerek.

İnsan yazdığı yazıdaki hataları ve eksikleri o zaman daha iyi görebiliyor.

Ara verdiğim anda, yazıda kullandığım oksimoron sözcüğünü açıklamam gerekip gerekmediğini düşünüyordum

Kafamdaki bu düşünceyle Pazartesi günkü gazeteleri okumaya başladım ve Sabah'ta Refik Erduran'ın son kitabım "İçimizdeki Zalim" üzerine "İçimizdeki Zılgıt" başlığıyla yazdığı yazıya rastladım.

Sevindim ve yazıyı yararlanarak okudum.

Yazısına "Birkaç kişi 'Emre Kongar'dan amma sık bahsediyorsun' dediler." diye başlamıştı.

Bu cümleyi görünce birden fark ettim ki okuduğum makalesi, bu aralar benim hakkımda yazdığı üçüncü yazıydı.

Refik Erduran gibi bir "refikimin" yazdıklarıma bu denli önem vermesi doğrusu hoşuma gitti.

Çünkü bilirim, o keskin ve cevval zekası aykırılıkları bulmasına ve işaret etmesine çok yardımcı olur...

Herhalde vurguladığım çelişkileri, benimsemese bile, önemsediği için bu yazıları kaleme alıyordu.

Erduran'ı okuduktan sonra tekrar kendi yazıma döndüm ve oksimoron sözcüğünü daha önce yazılarımda defalarca açıklayarak kullanmış olduğum için bu kez açıklamadan kullanmaya karar vererek düzeltmelerime ve eklemelerime devam ettim...

Ve yazı yayınlanınca yanlış yaptığımı gördüm:

Aralarında çok değer verdiğim dil uzmanlarının da bulunduğu okurlarım, bu sözcüğü Türkçe, İngilizce ve Fransızca sözlüklerde aradıklarını ve anlamını bulamadıklarını belirterek beni eleştiriyorlardı.

Üstelik haklı olarak bir de "Türkçesi yok mu bu sözcüğün" diye soruyorlardı.

Okurlarımın ilgisine çok teşekkür ediyorum...

Ve oksimoron için Türkçe karşılık önerilerini bekliyorum.

Çünkü bu sözcük üzerine bir yazı daha yazmak niyetindeyim!


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 29 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional